DÜNYA ÜRTİKER GÜNÜ (1 Ekim) "Hastalar Çaresiz Değil"
Ürtiker hastalığı, halk arasında kurdeşen olarak bilinen, aniden ortaya çıkıp aynı gün içinde kendiliğinden kaybolan kızarık, kaşıntılı ve kabarık plaklarla karakterize bir cilt hastalığıdır.
İnsanların beşte birinin hayatının bir döneminde akut ürtiker atağı geçirdiği varsayılıyor. Hastaların yaşam kalitesini belirgin şekilde olumsuz yönde etkiyen ürtiker, düzenli doktor kontrolü ve doğru tedaviyle kontrol altına alınabiliyor.
Akut ve Kronik Ürtiker
Ürtikerin yaklaşık altı haftadan daha kısa süren akut formları dışında yıllarca süren kronik formları da vardır.
“20-40 yaş arasında genç erişkinlerde ve özellikle kadınlarda daha fazla görülüyor”
Akut ürtikerin çocuklarda daha sık görüldüğünü ve sıklıkla basit solunum yolu ve gastrointestinal enfeksiyon, ilaç, gıda ve gıda katkı maddeleri sebebiyle gelişmektedir.
Kronik ürtiker çocuklarda da görülmesine rağmen, 20-40 yaş arasında genç erişkinlerde ve özellikle kadınlarda erkeklere oranla iki kat daha fazla görülmektedir.
İnsanların yaklaşık beşte birinin hayatının bir döneminde akut ürtiker atağı geçirdiği sanılmaktadır.
Türkiye’de yaklaşık 900 bin kronik ürtiker hastası var.
Kronik Spontan ve Kronik Uyarılabilir Ürtiker
Kronik ürtiker, gözlemlenen tetikleyicilere göre kronik spontan ve kronik uyarılabilir olarak ikiye ayrılıyor. Kronik spontan ürtikerde, belirli bir tetikleyici olmaksızın belirtiler ortaya çıkarken, kronik uyarılabilir ürtikerde deriyi çizme, basınç uygulama, soğuk ya da sıcak teması, güneş ışınlarına maruz kalma ve egzersiz gibi çeşitli fiziksel uyaranlar hastalığı tetikliyor.
“Hastalar çaresiz değil”
Özellikle kronik spontan ürtikerin hasta yaşam kalitesini belirgin şekilde olumsuz yönde etkiler. Hastalarda kaşıntı nedeniyle ortaya çıkan uyku düzensizliğinin yanı sıra, dikkat eksikliği, halsizlik, sosyal yaşam ve iş başarısında azalmayla birlikte anksiyete gelişebilmektedir.
Düzenli Doktor Takip ve Kontrolüyle Kontrol Altına Alınabiliyor
“Ürtikeri Değil Hayatını Yaşa”
Ürtiker tedavisinin temelinin, sebeplerin ortadan kaldırılması ve belirtilerin kontrol altına alınmasıdır. Çeşitli ilaçlar, enfeksiyonlar, bazı hormon hastalıkları, stres ve besin katkı maddeleri gibi faktörler hastalığı ortaya çıkarabiliyor ya da alevlendirebiliyor. Bu faktörlerin tespit edilip müdahale edilmesi, hastalığın yatışmasını kolaylaştırıyor.
Ürtiker tedavisi uzun sürmektedir. Ürtiker tedavisinin altın kuralı, doğru tedavinin belirlenmesi ve düzenli doktor kontrolüdür.
Prof. Dr. Öner Özdemir
Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Kliniği